Kazım Koyuncu, Avni Aker ve anılar düştü peşimize…
Kazım Koyuncu, Avni Aker ve anılar düştü peşimize…
25.06.2016 00:00
Bu Haberi Paylaş :

Kazım Koyuncu için ne kadar çok şey söylenebilir ya da yazılabilir ki…

Kazım’ın hayatını hasbelkader yazmaya çalıştığım Kazım’ın Sevdası’nda fark ettim ki; Kazım’ın hayatında çok sevda var, hayatı deli gibi seviyor, hoşuna giden şeylerin sonuna kadar gitmeyi deniyor, başarısız olmak gibi bir derdi de yok üstelik ama inandığı doğrulardan asla taviz vermiyor. Böyle bir dünyada, neyse o olan o kadar çok az insan var ki. Kaybettiğimiz noktalardan en önemlisi, bir maçta ceza sahasına girmek gibi belki de. Kazım’ı ölesiye sevenler, onu anlayanlar, anlama çabası gösterenler kısaca dinleyicileri, sevenleri için herhalde ve büyük bir çoğunlukla en tuhaf defter sayfaları Trabzonspor’a ait olandır.

Öyle ya, Kazım Koyuncu gibi biri neden Trabzonspor’u tutsun ki? Aslında tam ve esas olarak da sorunun karşılığı burada, Kazım Koyuncu gibi sahici duruşu olan birinin Trabzonspor’a gönül vermesi gayet normal değil mi: “Bir kere Trabzonspor deyince durur akan sular. Bak yine heyecanlandım. Bir Trabzonspor marşı yazmak, müziklemek istiyordum, o da "sanculu kunlerume" rastgeldi. Evet. Bakın Barcelona için neler söyleniyor. Eğer bir bölgeyi bir coğrafyayı temsil etmek ve onun özelliklerini taşımaksa bir futbol takımına düşen, bunun Türkiye'deki adı Trabzonspor'dur. Bu takımın bütün tartışmaların dışında bir havası, bir başkalığı vardır. Öteki takımların da vardır ama Trabzon bir başkadır.

İnatçılığımız, oyunu çirkinleştirmeden futbol oynama isteğimiz tamamen bölgenin yöresel özelliklerine hizmet etmiştir. Ya da etmelidir. İşte o başkalığımızdır Trabzon bizim. En neşeli, en hüzünlü, en duyarlı en vurdumduymaz, en hızlı, en ağır, en çabuk en acelesiz yanımızdır Trabzonspor. Bu sene olmadı bir dahaki sene kesin şampiyonuz. Ben göremem ama...” Unutmadan, bu sene de şampiyonluğa oynuyoruz temennisi hiç bitmez ama Kazım da o umudu hep taşıyanlardandır. Onu kaybettiğimizin üzerinden on koca sene geçti, şampiyon olduk/olamadık ama umudumuz hala taze.

Malumunuz, emektar stadımız Avni Aker’e veda ediyoruz. Aslında doğrusunu söylemek gerek, benim gönlüm Avni Aker’in taşınmasından yana değil. Nedenine gelince, şehrin dört bir yakasından akın akın gelen insanların, kent kültürünün içindeki bu futbol mabedinde buluşması benim için her zaman anlam ifade etmiştir. Yeterli olup olmaması değil ama anlamı büyüktür. Avni Aker’in kendisi başlı başına bir futbol okuludur ve tam da Kazım’ın şu söylediklerine denk düşer:

“Trabzonspor’un bendeki ifadesi, statükonun karşısında yer alması, statükoyu parçalaması, güçlülere karşı güçsüzlerin var olduğunu ve onların da bir şeyler yapabileceğini göstermesidir. Trabzonspor, sadece bir yöre takımı olarak ben de ifade bulmuş olsaydı, bu lokal bir şey olurdu ve de çok doğru temellere oturmamış olurdu. Oysa Trabzonspor, sadece Trabzon’ u değil tüm Karadeniz’i aşmış bir olgu. Evrensel değerlere sahip olan benim için de Trabzonspor, Türk futbolunun en evrensel değeri ve en önemli unsurudur. Modern zamanların Trabzonspor’u!”

“Kendine has yapısından dolayı Trabzonspor var oldu. fiimdi modern zamanların birtakım ilişkilerini yaşıyoruz. Trabzonspor, modern zamanların kendine dayattığı ilişkilere girdiği andan itibaren çöküşü de başladı. Biz, varlığımızı anlamlandıran değerlerimizi unutmaya başladıkça ne anlama geldiğimiz de anlaşılmıyor. Eğer kendimizi üç büyük kulübün yanında dördüncü kulüp olarak adlandıracaksak, alınacak şampiyonlukların da bir anlamı olmayacak. Oysa kazanacağımız şampiyonluklar, tıpkı eskisi gibi oynanan futbol, kazanma hırsı, diğerlerinden farklılığımızı ortaya koyacak. Trabzonspor olarak, o eski değerlerimizin peşinden koşmalıyız.”

Eski demişken, elbette efsane şampiyonluk kadrolarından bahsediyor da o ruhu yakalayabilmek için kentin tekrar eski futbol ruhunu yeniden canlandırması, aradığı cevherleri yetiştirmesi gerekiyor. Umuyorum ki su akıp yatağını bulacak ve Trabzonspor da hak ettiği şampiyonluğu tadacak bir gün. Kazım hep buna inanıyor ve bunu dillendiriyordu:

“Futbola karşı durup da, futbol sevgisi üst düzeyde olan çok solcu, demokrat, aydın insanlar tanıyorum. Onların birçoğu futbol sevgisini söyleyememiştir. Aslında futbol, dünyanın en kolektif toplu hareket ve eğlence biçimidir. Ancak hangi güçlerin elinde olduğu çok önemlidir. Ve bugün de kötü niyetli kişilerin elinde olduğundan, futbol zarardır... Futbol üstünden siyaset yapanlar, ihaleler alanlar, inşaatlar yapanlar varsa, futbol içinde çok günah barındıran bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır. Bunlara rağmen futbolu çok seviyorum ve Trabzonspor’u tutuyorum. Duruşunuza uygun bir de Türk futbolu ve futbolcusu yorumu dinleyelim mi sizden? Türk futbolunda parlak, farklı futbolcu pek yok. Maç sonunda bir sürü konuşmalar yapıyor ya futbolcular, "Ulan” diyorum, ben bu adamların konuşmalarını nasıl dinliyorum? Klişesiz, anlamsız, zekadan eser taşımayan konuşmalar... Yurtdışında arada farklı portrelerle, olaylara karşılaşırsınız. Mesela Maradona, futbolu sevmemde en önemli etkisi olan adamdır. Sadece büyük futbolcu olduğu için değil, o uçarı hali, yenilse bile dimdik ayakta kalabilmesi ve hala sevilmesi, özgürlükçü hali beni futbola çekmiştir. Bu kadar konuşmadan sonra, şampiyon olma konusunda gösterdiği çaba demem lazım ancak şampiyon olmalıyız. Burada, belki ilk kez “sonuç”tan yana olacağım ama şampiyonluğa ihtiyaç var. Böyle bir mazi, böyle bir tarih bunu hak ediyor. Türkiye’de Trabzonspor, Almanya’da St.Pauli. Bu tür takımlar liglerinde şampiyon olmalı.”

Şampiyonluk gerekiyor

“Bir sanatçının çok sevildiğini bildiği noktada ürününü koruma güdüsü onun için beladır. Hani, bir albüm yaptım çok sevildi, bunu koruyayım, onu devam ettireyim güdüsü...Etliye sütlüye dokunmama gibi kaygılar da taşır böyle sanatçılar. Sanatçının kişiliğini bitirmeye doğru giden yoldur bu ve ben de karşılaşıyorum böyle hallerle. 2 bin kişinin alkışını aldıktan sonra, "Ben ne kadar müthiş bir adamım” duygusuna kapılıyorum... Ve bu saatten sonra da kendime çekidüzen vermek için mücadeleye girişiyorum. Bireysel olarak böyle düşünüyorum. Konu Trabzonspor olunca, mesela, orada oynayan futbolcuların kendini çok özel hissetmesi ve insanlara bir şeyler vermek zorunda olduklarını bilmeleri gerekir. Bu duygu saf bir duygu olabilir ama böyle düşünüyorum. Statükoyu, ayrıcalığı kabul etmeyen, özgürlük düşkünü pek çok kişi ya futbolu hiç sevmiyor; sevenler de Trabzonspor’un kazanmasını istiyor. Trabzonspor takımı karşımda olsa her sene şampiyonluğa oynayan bir takımın oyuncusu olarak sahaya çıkmalarını isterdim ki o seneyi sondan beşinci bitirseler bile. Mazimiz bunu hak ediyor. Trabzonspor tribünleri için “Uy Aha”yı besteledim, tribün ambiansını iyi yansıtan bir eser diye düşünüyorum. "Oy Fadime” de öyle... İnsanların alıştıkları seslerden biraz uzaklaşmaları gerekiyor.”

Kazım, hep inandığı doğruları söylemeye devam etti, Trabzonspor sevdasından da vazgeçmedi, belki de Trabzon’daki yıllarında Avni Aker’de izlediği bir maçta düşündü, taşındı, bu kente, onun takımına, insanına bir vefa borcu hissetti, hep onların yanında oldu…Trabzonspor’a gönül verenler de ne Avni Aker’i ne de Kazım Koyuncu’yu unutsun…Unutursa ayıp olur sahiden.

BENZER HABERLER
Ali Kemal Aktürk'ü anıyoruz
Ali Kemal Aktürk'ü anıyoruz...
20.04.2024 15:06
20 Nisan 2007 tarihinde aramızdan ayrılan kulübümüzün eski yöneticilerinden Ali Kemal Aktürk'ü rahmetle...
haber detay
U18 Basketbol Takımımız Türkiye Şampiyonası'na katılmaya hak kazandı
U18 Basketbol Takımımız Türkiye...
19.04.2024 19:08
U18 Basketbol Takımımız, Anadolu Şampiyonası final maçında Ankara TED Koleji'ni 74-72 yenerek U18 Türkiye...
haber detay
Trabzonspor 83 – 85 Kutaisi
Trabzonspor 83 – 85 Kutaisi...
19.04.2024 16:58
Basketbol Takımımız, haftayı BAY geçmesi sebebiyle Gürcistan temsilcisi Kutaisi ile ikinci hazırlık maçını...
haber detay
Mondihome Kayserispor maçı kamp kadromuz belli oldu
Mondihome Kayserispor maçı kamp...
19.04.2024 16:04
Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında deplasmanda oynayacağımız Mondihome Kayserispor maçının kamp kadrosu...
haber detay
Mondihome Kayserispor maçı hazırlıklarımız tamamlandı
Mondihome Kayserispor maçı hazırlıklarımız...
19.04.2024 15:44
Takımımız, Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında deplasmanda oynayacağımız Mondihome Kayserispor maçı...
haber detay
Trabzonspor 70 – 82 Kutaisi
Trabzonspor 70 – 82 Kutaisi ...
18.04.2024 20:23
Basketbol Takımımız, haftayı BAY geçmesi sebebiyle Gürcistan temsilcisi Kutaisi ile hazırlık maçı oynadı....
haber detay
Üyelerimize duyuru
Üyelerimize duyuru...
18.04.2024 17:34
Kulüp tüzüğümüzün “Aidat Ödemeye Çağrı” başlıklı 19. maddesinin “a” ve “b” fıkraları ile “Üyelikten Çıkarma”...
haber detay
Takımımızın 24 Nisan Çarşamba günü oynayacağı VavaCars Fatih Karagümrük maçına Yavru Fırtınaları bekliyoruz
Takımımızın 24 Nisan Çarşamba günü...
18.04.2024 15:08
Takımımızın, Ziraat Türkiye Kupası Yarı Final ilk maçında 24 Nisan Çarşamba günü saat 20.30’da Papara...
haber detay
Trabzonspor E-Bülten
Takımımızdan en son haber, duyuru ve bilgilerden haberdar olmak için sen de kaydol!

Sosyal Medya’da Bizi Takip Edin!

© 2016-2024 Trabzonspor Kulübü Resmi Web Sitesi

www.trabzonspor.org.tr web sitesinde bulunan yazılı ve görsel
içerik izinsiz başka bir yayın organında yayınlanamaz.

TRABZONSPOR KULÜBÜ